3’ünde, derelerle bölünmüş düz bir arazide yirmi bir mil yol kat ettik; 4’ünde ise kervanımıza on tane iyi atlı ve tam teçhizatlı adam katıldı. Bunlar Kürtlerdi <<Curdi>> ve sanırım paşanın sarayında hizmet ederken gördüğüm bir Gürcüydü. Bu güç artışından memnundum, çünkü şanslı saydığım bir durumun bana yaşatacağı sıkıntıları ve zorlukları öngöremiyordum. Kısa süre sonra bu Gürcü’nün paşamızın sadık bir kölesi olduğunu öğrendim. Alt rütbedeydi ve efendisinin huzurunda otururken onu diğer kölelerle birlikte ayakta dururken gördüğümü hemen hatırladım. O zaman durumumuz değişti; çünkü bu önemli şahsiyet yanımıza geldiği andan itibaren, Türk’ümün tüm ilgi ve nezaketi ona yöneldi. En iyi konaklama yerleri, en şerefli yerler ona ayrılırken, hor görülen ve ihmal edilen İngiliz yolcu hiç sayıldı.